GÜLZADEM Kafkasi (Teşekkürler)

Osman Onuktav

Administrator
Yönetici




https://i.hizliresim.com/vPg8Op.jpg





TEŞEKKÜR

Evet nihayet Deli yüreğimin kalemle özleşip duygularımı içimdeki sessizliği haykırıp kalemimin kıvılcımıyla patlamaya varması mesabesinde üş beş kırık dökük mısraları GÜLZADEM adlı şiir kitabımı siz değerli dostlara sunma vakti zamanı geldi.

Bu duyguma ortak olan Başta bütün gönül dostlarıma teşekkür ederim.
GÜLZADEM Şiir kitabında emeği geçen önsüz yazısını yazan Değerli Ozanım Ozan Arif’e, Fikirlerinden yararlandığım üstadım İsmail Tıkıroğlu (Yaren) çok teşekkür ederim

Şairin ideali olmalı, şairin özlemi olmalı, şairin kalemiyle, yüreğiyle yazan hasretle, özlemle açan çiçekli bahçesi olmalı, her çiçeğin verdiği güzel renklerin üzerinde poleni toplayan arı olmalı değip şiirlerimi siz değerli dostlarıma okurken düşündüren, düşünürken yorumlayan hislerinize, yüreğinize emanet ediyorum. Okuyucuların zihinlerin de izler bırakması dileklerimle

Saygılarımı sunarım..

Osman Onuktav
Kafkasi
 
Son düzenleme:

Osman Onuktav

Administrator
Yönetici
ÖNSÖZ MÜ?
İLK SÖZ MÜ?
ARTIK NE DERSENİZ…

Onun adını duyunca Ayhan Hünalp’in o çok sevdiğim,

“Merhametsiz kalpleri sana benzetirler,
Sana dilsiz, sana ruhsuz dediler.
Hâlbuki senindir değirmendeki beste,
Seninle şekil verir ruhuna heykeltıraş,
Sana yanılır dert, sana vurulur baş,
Milyonlarca insanın, milyonlarca sene taptığı taş…”

….. diye başlayıp devam eden o meşhur şiiri gelirdi aklıma…

Çünkü ben onu taşa anlam yükleyen veya yukardaki şiirde söylendiği gibi ruhunu taşlarla şekillendiren bir yürek olarak tanımıştım.
Halbuki o sadece taşa değil, kelimelere de anlam yükleyen, duygu yükleyen bir yürekmiş meğer, sonra öğrendim.

Evet evet şu anda elinizdeki kitabın şairi, içindeki şiirlerin pınarı,
kaynağı olan “ Kafkasi”den yani Osman Onuktav’dan bahsediyorum.

Bunu baştan vurgulamaktaki maksadım;
O sadece çekiçle mermere değil, kalemiyle kağıda da şiir yazan bir kardeşimiz bunu bilmenizi istedim…

Elinizdeki kitabın önsöz’ünü yazmam için beni aradı.
İşte ben onun için bu satırları yazdım.
Bunun sadece kendisinin arzusu değil kızı Hilalin hatta diğer çocukları olan Alperen’in, Onur’un, Göktürk’ün de arzusu olduğunu söyleyince çok duygulandım.
Yeri gelmişken bu arzularından dolayı onlara çok teşekkür ediyor, hepisinin tek tek gözlerinden öpüyorum.

Hepinizin bildiği gibi alışılagelmiş önsözler kitabın muhtevası ile ilgili yazılır.
Ama ben henüz kitabı okuyamadan bu satırları yazdığım için muhtevaya girmedim.
Zaten “ Gülzadem” ismini verdiği bu kitap bir şiir kitabı olacağı için buna gerek de duymadım.

Zira ben şiirin insanlara hayatı boyunca refakat eden bir düşünce tarzı olduğunu biliyorum…
Şairlerin, ozanların, şiirle iştigal edenlerin alimlerden bile hayata daha yakın yürekler olduğunu da biliyorum…
Ayrıca her çiçeğin ayrı kokusu olduğu gibi, her şiirin, her destanın da kendisine göre ayrı bir rayihası olacağına inananlardanım…
O sebeple şiirlerle ve şairlerle ilgili ahkam kesmeyi pek sevmem.

“Osman Onuktav” gibi bir duygu dağında bırakın kötü kokulu bir çiçeği, nahoş kokulu bir ot dahi bitmeyeceğinden de öyle eminim ki…

Zira Türk’e ve İslam’a sevdalı yüreklerden, bu değerlere hatta bütün insanlığa zararı dokunacak hiç bir şey sadır olmaz…

İşte bu güven içinde onun “Gülzadem” isimli bu gül demetini iyi koklamanızı tavsiye ediyor,
Osman kardeşime başarılarının devamını ve bütün ailesi ile birlikte iki Cihan saadeti diliyorum.


Ozan Arif
23 Mayıs 2018
Samsun
 
Son düzenleme:

Osman Onuktav

Administrator
Yönetici
GÜLZADE’M

Bak haykırdım! Sevdamı, yankılandı dağlarda
Kulak tıkadığını seziyorum Gülzade’m?
Bülbül olan dilimle aşk okudum bağlarda
Boynu bükük yaralı geziyorum Gülzade’m


Şakırdayan kırbaca, benziyor bak kederim
Takılmışsım girdaba çırpınıyor kaderim
Kulaç atar hüzünler aşk içinde he/derim
Belirsiz bir sahile yüzüyorum Gülzade’m


Bakışlarım yatıştı mağrur oldum bak biraz
Al yanağa dokunup lebinden alsam kiraz
Çok şey mi istedim de ediyorsun itiraz?
Meftun olan gönlümü üzüyorum Gülzade’m


İçimde ki boşluktan çıkarken düşüyorum
Ben sensiz de yanarım, nedense üşüyorum
Karmaşık duyguları sararak yaşıyorum
Attığım kördüğümü çözüyorum Gülzade’m


Açtım rüzgara yelken dolaştım her alemi
Lisanı aşk eyledim saldım sana selamı
Her günüme not düştüm aldım ele kalemi
Mutsuzluğun resmini çiziyorum Gülzade’m


Kafkasi

GÜLZADE’M (2)
Nedense yüreğimden eksik olmaz hiç hüzün
Mutluluk hayalleri kuruyorum Gülzade’m
Gece gördüğüm düşü yorumladım gündüzün
Tutkulara pranga vuruyorum Gülzade’m

O güzelim ismine, şakırdayan bülbülüm
Sevdamı anlatmaya, söz yetmiyor be gülüm.
Sana olan aşkımın son durağıysa ölüm
Azrail’e el pençe duruyorum Gülzade’m

Gözlerimden yaşlarım sol yanıma akıyor
Nedenli hıçkırıklar boğazımı tıkıyor
Sensiz aldığım nefes ciğerimi yakıyor
Buz tutmuş bir hayatı, arıyorum Gülzade’m

Şöyle geçip karşıma şu halimi bir sorsan
Tuttuğum dilekleri tek ikimize yorsan
Bu sevginin üstüne birde sen hayal kursan
Gözlerin umut dolu, görüyorum Gülzade’m

Sesin kesildi birden hayır mı yoksa şer mi?
Tebessüm etti yüzün gamzen sırrını der mi?
Duyguların hislerin benimkinden beter mi?
Gönlüme bağ kurdun mu? soruyorum Gülzade’m

Kafkasi


GÜLZADE’M-(3)


Düştük sevda nehrine kıvrım kıvrım akarız
Örsek önüne bir bent aşkla dolsak Gülzade’m
Duygular burgaçlaşıp engelleri yıkarız
Çevirsek yönünü de kalbe salsak Gülzade’m

Çeksek sevgi tespihi koparmadan urganı
Acı tatlı günlere örtüp dursak yorganı
Masumca da yaşasak doya doya her anı
Gece mehtaba dalıp huzur bulsak Gülzade’m

Cilvelerin nazların hanemize ekilse
Utangaç hallerimiz bir kenara çekilse
Lüle lüle saçların şu sineme dökülse
Uyanmadan uykudan öyle kalsak Gülzade’m

Solunan her nefesin buğusuna karışsak
Tebessüm etse yüzler iltifatla yarışsak
Küsmek bizi öldürür, darılmasak barışsak
Bedbaht gecen hayatta mutlu olsak Gülzade’m

Umutları bağlasak doğdu doğacak güne
Dünler çarçabuk geçti işte geldik bugüne
Sen beyaz giy ben kara, hazırlansak düğüne
Şarkımızı birlikte, her gün çalsak Gülzade’m
Bedbaht gecen hayatta mutlu olsak Gülzade’m

Kafkasi

Osman Onuktav
 
Üst