ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENDİ!
'' ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ'' Sloganı ile yola çıkarsak; Ülkücüleri engelleyen yok, ülkücü hareket kendi kendini engelliyor...
1968 Yıllarında Marksist ve bölücü gençlik hareketleri üniversitelerde yuvalanır ve üniversite özerkliğinden istifade ederek silah, cephane deposu haline getirerek "Komünist Devrim" için üs haline koyarlar.
O dönemlerde Üniversiteler işgal altındadır. Her yer Lenin'in Stalin'in Mao'nun resimleri ve komünist sloganlarla doludur. Komünist yeraltı örgütleri "şehir gerillası" mı "kır gerillası" mi tartışmaları yapmakta okullara kendilerine tabi olanlardan başka hiç kimseye hayat hakkı tanımamaktadırlar.
Bunun üzerine Başbuğ Alpaslan Türkeş toplanan çok az sayıdaki gence verdiği seminerlerle onları komünizm konusunda aydınlatmaya ve alternatif olarak da Türk Toplumculuğunu, Türk Milliyetçiliğini anlatır. Kısa zamanda çoğalan gençler örgütlenmeye başlarlar. Doktriner Türk Milliyetçiliği safhası başlamıştır. Türk Milliyetçileri Dokuz Işık, dokuz prensip etrafında toplanırlar. Ve Milli, İslami, bir düşünceye sahip olan Ülkü Hareketin efsanevi gençlik teşkilatı olan; Ülkü Ocağı ismiyle ilk defa Ankara’da Hukuk Fakültesi, Dil-Tarih-Coğrafya Fakültesi, Ziraat Fakültesi Ülkü kuruluşuyla doğdu, Vatanı, Bayrağı, Milleti, Dini için mücadele eden bu gençlik ‘’ ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ ‘’sloganları ile ideallerini savunurken ; uğrunda şehit olunan bu kutlu hareket/teşkilat, Son yılarında ihanete maruz kalmıştır(!)…
Son yıllar(15) da, Ülkü Ocakları ilk kuruluşundaki azim ve şevkinden çok şey kaybetmiş, ideallerinden taviz vermiş, bugün aynı inanç ve duygularla çalışmalarını sürdürmemekte ve milleti için her türlü fedakarlığı ve çabayı göstermemektedir. Geçmiş yıllarda, her türlü şer odaklarına karşı duran, canından, malından olan bu hareket; bugün vatan hainlerine karşı engellenmiştir...
‘’ Ülkücü hareket engellenemez’’ sloganı yerine ; ‘’ ülkücü hareket engellendi’’ diyeceğimiz bir süreçteyiz..
Bu ülkede ülkücüleri engelleyenler belalarını buldu, hepsi tarih oldu, Ülkücüler hep var oldu, var olduklarını hisseden ülkücüler, kendilerini engellemenin yollarını aradılar, ideallerinden taviz verildiğini anlayan bazı kesimler, bunu fırsat bilenler bir yerlerde kümeleşmelere kalkıştılar.
Ülkü Ocaklarının kuruluş amacından ayrılanlar nerede?
Alperen ocakların da!
Türk Ocakların da!
Turan Ocakların da!
Ülkücülere, ülkü ideallerine düşman olan siyasi kapılarda. sözde ülkücüler!!!
Yıllarca vatanı, milleti, bayrağı, dini, dili için hizmet etmiş, uğruna beş binler şehit vermiş bu kutlu teşkilat olan; Ülkü Ocaklarında kim var? Kapıları kapalı, seçimden seçime açılan kapılar, siyasetin gençlik kollarına çevrilmiş, birilerinin çay bahçesi haline gelmiş! Hani nerede ? ‘’ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ’’ demek ki engelliyorlar!.. kimler ülkücü geçinenler..
Bu ülkede Mhp iktidar olamıyorsa, Ülkücülerin hedeflerine ulaşmıyorsa! suç millette değil, bu harekete ihanet edenlerdedir...
Ülkücü hareket engellendi.
Ocağını terkedenler ve Şerefini kaybedenler Ülkücü olamaz!.
Osman Onuktav
(Avar)
'' ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ'' Sloganı ile yola çıkarsak; Ülkücüleri engelleyen yok, ülkücü hareket kendi kendini engelliyor...
1968 Yıllarında Marksist ve bölücü gençlik hareketleri üniversitelerde yuvalanır ve üniversite özerkliğinden istifade ederek silah, cephane deposu haline getirerek "Komünist Devrim" için üs haline koyarlar.
O dönemlerde Üniversiteler işgal altındadır. Her yer Lenin'in Stalin'in Mao'nun resimleri ve komünist sloganlarla doludur. Komünist yeraltı örgütleri "şehir gerillası" mı "kır gerillası" mi tartışmaları yapmakta okullara kendilerine tabi olanlardan başka hiç kimseye hayat hakkı tanımamaktadırlar.
Bunun üzerine Başbuğ Alpaslan Türkeş toplanan çok az sayıdaki gence verdiği seminerlerle onları komünizm konusunda aydınlatmaya ve alternatif olarak da Türk Toplumculuğunu, Türk Milliyetçiliğini anlatır. Kısa zamanda çoğalan gençler örgütlenmeye başlarlar. Doktriner Türk Milliyetçiliği safhası başlamıştır. Türk Milliyetçileri Dokuz Işık, dokuz prensip etrafında toplanırlar. Ve Milli, İslami, bir düşünceye sahip olan Ülkü Hareketin efsanevi gençlik teşkilatı olan; Ülkü Ocağı ismiyle ilk defa Ankara’da Hukuk Fakültesi, Dil-Tarih-Coğrafya Fakültesi, Ziraat Fakültesi Ülkü kuruluşuyla doğdu, Vatanı, Bayrağı, Milleti, Dini için mücadele eden bu gençlik ‘’ ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ ‘’sloganları ile ideallerini savunurken ; uğrunda şehit olunan bu kutlu hareket/teşkilat, Son yılarında ihanete maruz kalmıştır(!)…
Son yıllar(15) da, Ülkü Ocakları ilk kuruluşundaki azim ve şevkinden çok şey kaybetmiş, ideallerinden taviz vermiş, bugün aynı inanç ve duygularla çalışmalarını sürdürmemekte ve milleti için her türlü fedakarlığı ve çabayı göstermemektedir. Geçmiş yıllarda, her türlü şer odaklarına karşı duran, canından, malından olan bu hareket; bugün vatan hainlerine karşı engellenmiştir...
‘’ Ülkücü hareket engellenemez’’ sloganı yerine ; ‘’ ülkücü hareket engellendi’’ diyeceğimiz bir süreçteyiz..
Bu ülkede ülkücüleri engelleyenler belalarını buldu, hepsi tarih oldu, Ülkücüler hep var oldu, var olduklarını hisseden ülkücüler, kendilerini engellemenin yollarını aradılar, ideallerinden taviz verildiğini anlayan bazı kesimler, bunu fırsat bilenler bir yerlerde kümeleşmelere kalkıştılar.
Ülkü Ocaklarının kuruluş amacından ayrılanlar nerede?
Alperen ocakların da!
Türk Ocakların da!
Turan Ocakların da!
Ülkücülere, ülkü ideallerine düşman olan siyasi kapılarda. sözde ülkücüler!!!
Yıllarca vatanı, milleti, bayrağı, dini, dili için hizmet etmiş, uğruna beş binler şehit vermiş bu kutlu teşkilat olan; Ülkü Ocaklarında kim var? Kapıları kapalı, seçimden seçime açılan kapılar, siyasetin gençlik kollarına çevrilmiş, birilerinin çay bahçesi haline gelmiş! Hani nerede ? ‘’ÜLKÜCÜ HAREKET ENGELLENEMEZ’’ demek ki engelliyorlar!.. kimler ülkücü geçinenler..
Bu ülkede Mhp iktidar olamıyorsa, Ülkücülerin hedeflerine ulaşmıyorsa! suç millette değil, bu harekete ihanet edenlerdedir...
Ülkücü hareket engellendi.
Ocağını terkedenler ve Şerefini kaybedenler Ülkücü olamaz!.
Osman Onuktav
(Avar)